KORE'DE 16 HAFTA
Seul aşağı Seul yukarı derken ilk 4 hafta Seul'ün en bilindik ana mekanlarını keşfettikten sonra yeni ay yeni şehir diyerek Güney Kore'nin en büyük liman şehri olan Busan'ı ziyaret ettik. İyi ki de gelmişiz. Eğer çok vaktiniz yoksa ortalama 4 gün ayırmanız (eğer aralıksız bir şekilde gezmeye haliniz varsa) yeterli olacaktır. Bizim yaptığımız plan 3 günlük bir gezi içindi fakat haddinden fazla yoğun olduğu için 4 hatta 5 güne yayarak bunu uygulayabilirsiniz ki şu anda bu versiyonunu paylaşıyorum. Planı harita odaklı yaptığımız için öncelikle haritayı paylaşmam gerektiğini düşünüyorum:
1. gün:
Yongdusan Parkı: Güzel mi güzel bir park, özellikle bahar aylarında kiraz çiçeği ağaçlarıyla bezenmiş bir şekilde bizleri karşılıyor.
Busan Kulesi
Gukje Market: Busan'ın geleneksel marketlerinden, tıpkı önceki yazımda bahsettiğim gibi.
Jagalchi Market: Güney Kore'de yüzlercesine rastlayabileceğiniz deniz ürünü marketlerinden sadece bir tanesi. Canlı yılan balıklarını yüzerken görmek çok iç açıcı olmasa da değişik bir tecrübe.
Nampodong: Busan gece hayatı denilince akla gelen nadide bölge.
Busan Lotte Town Tower: Şehri ayağınıza getirin!
4. gün:
Dongbaek parkı
Haeundae plajı
Dalmaji parkı
Cheongsapo Daritdol Gözlemevi
Haedong Yonggunsa Budist tapınağı
2. gün:
Yeongdodaegyo köprüsünü geçerek Yeongdogu Gumyeongsa tapınağı Taejongdae ve gözlemevi
Eğer ki kondisyonunuza güveniyorsanız Igidae Parkı'nda adanın yüksek kıyısında boydan boya yürüyüş.
Mükemmel bir şehir manzarası ve doğayla iç içe 3 tane yürüyüş parkuru sizleri bekliyor.
3. gün:
Gamcheon Kültür Köyü: Yarım gününüzü buraya ayırın, köyün girişinde verilen haritada yer alan köye özgü noktaları keşfetmeye çalışın. Tavsiyem köydeki belli noktalarda oldukça ucuza satılan kartpostalları alıp sevdiklerinize buradan kart göndermeniz. Oldukça şık ve ince bir hediye.
BM Anıt Mezarı: Kore Savaşı'nda hayatını kaybeden askerler için yapılmış bir anıt, özellikle şehit olan Türk askerleri için ayrılan bölgeyi es geçmeyin.
Benim okuduğum üniversitenin mühendislik kampüsü Seul'ün birkaç kilometre güneyinde yer alan Suwon şehrindeydi ve ben de mühendislik üzerine bir bölüm okuduğum için bu kampüste kalmayı tercih etmiştim. Seul'ün merkez noktalarına toplu taşıma ile ortalama 1 saat uzaklıkta olsa da ülkede ulaşımın işkence olmaması ve şehrin de kendi dinamiklerinin oldukça canlı olmasından ötürü Suwon da bir Seul olmasa da oldukça yaşanabilir bir şehir.
Benim okuduğum üniversitenin mühendislik kampüsü Seul'ün birkaç kilometre güneyinde yer alan Suwon şehrindeydi ve ben de mühendislik üzerine bir bölüm okuduğum için bu kampüste kalmayı tercih etmiştim. Seul'ün merkez noktalarına toplu taşıma ile ortalama 1 saat uzaklıkta olsa da ülkede ulaşımın işkence olmaması ve şehrin de kendi dinamiklerinin oldukça canlı olmasından ötürü Suwon da bir Seul olmasa da oldukça yaşanabilir bir şehir.
Suwon her ne kadar büyük bir şehir olsa da Old Suwon’a yürüyerek kolaylıkla ulaşabilirsiniz. Old Suwon’daki en büyüleyici yapıları da tartışmasız Güney Kore’nin ayakta kalan tek surları olan Hwaseong Surları. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan bu yapı 3 - 4 saatlik keyifli bir yürüyüşle tamamlanabilir. Surların içerisinde yer alan Hwaseong Sarayı da oldukça ihtişamlı bir saray. Şehrin simgelerinden birisi olduğu için buraya mutlaka uğramalısınız.
Suwon bence belki de Güney Kore'de uğrayabileceğiniz en tuhaf 2 noktadan birisine ev sahipliği yapıyor: Tuvalet müzesi! Aklınızdan geçtiyse eğer yanıt vereyim, evet müze klozet şeklinde. Müzenin hikayesi de oldukça enteresan. Büyükannesinin tuvaletinde dünyaya gelen Suwon’un eski belediye başkanı şehrin kamusal tuvaletlerini temizlemek ve güzelleştirmek için oldukça çaba sarf etmiş, hatta adı bir noktada Mr. Toilet'e çıkmış, hatta ve hatta evini yıkıp tuvalet şeklinde inşa ettirmiş. Ölümünden sonra kente bağışlanan ev bu müzeye dönüştürülmüş. Müzede sergilenen eserlerin temasını detaylı bir şekilde belirtmeye çok da gerek yok bence :D.
Kore'de hafta sonu için küçük bir kaçamak yapmak mı? Evet o zaman sizi yavaş yavaş Jeju adasına alalım. Ada kendi başına tam bir doğa harikası ve sahip olduğu plajları ve parkları ile tam anlamıyla aklımı başımdan almıştı. Adanın büyük bir kısmının ormanlarla kaplı olması, tam merkezdeki yanardağı, sonsuz güzellikteki şelaleler ve nehirlerle kendimi tamamen doğanın içerisinde kaybolmuş gibi hissetmiştim. Özellikle büyük bir şehirden buraya gelirseniz döndükten sonra aslında ne kadar doğadan bir uzak hayat sürdüğünüzü fark edeceksiniz. O zaman şimdi de Jeju adasında neler yapabileceğimize bir bakalım!
1) Hallasan Tabiat Parkında Yürüyüş: Korelilerin en sevdiği aktivitelerden birisi hiç şüphesiz tracking, bunu metrolara yürüyüş ekipmanlarıyla doluşan Korelileri görerek anlayabilirsiniz. Bu sebeptendir ki Jeju Adası'nın en yüksek noktasındaki Hallasan Milli Tabiat Parkı yürüyüş parkurları arasından en çok bilinenlerinden bir tanesi ve Jeju'daki en popüler mekanlar arasında.
2) Seongsan Ilchul-bong Seongsan Ilchul-bong (Sunrise Peak olarak da bilinir) adanın en güzel manzarasına sahip tepelerinden bir tanesi. Buraya ulaşmak için merdivenleri kullanabilirsiniz, çıkması yaklaşık olarak 20-25 dk sürüyor. Birazcık yorucu bir tırmanış fakat tepede ödül olarak harikulade bir manzara sizleri bekliyor olacak.
1) Hallasan Tabiat Parkında Yürüyüş: Korelilerin en sevdiği aktivitelerden birisi hiç şüphesiz tracking, bunu metrolara yürüyüş ekipmanlarıyla doluşan Korelileri görerek anlayabilirsiniz. Bu sebeptendir ki Jeju Adası'nın en yüksek noktasındaki Hallasan Milli Tabiat Parkı yürüyüş parkurları arasından en çok bilinenlerinden bir tanesi ve Jeju'daki en popüler mekanlar arasında.
2) Seongsan Ilchul-bong Seongsan Ilchul-bong (Sunrise Peak olarak da bilinir) adanın en güzel manzarasına sahip tepelerinden bir tanesi. Buraya ulaşmak için merdivenleri kullanabilirsiniz, çıkması yaklaşık olarak 20-25 dk sürüyor. Birazcık yorucu bir tırmanış fakat tepede ödül olarak harikulade bir manzara sizleri bekliyor olacak.